Bugün, 22 Ekim 2024 Salı

Cüneyt Alphan


Yoksulluk, Yolsuzlukların Sonucudur

2023’de 1,612 trilyon TL tutarındaki Alım


Saygıdeğer okuyucularım; konuya girmeden önce özellikle sosyal medyada “neden güncel konuları yazmıyorsun?” diye soran siz değerleri okuyucularıma şunu arz edeyim. 

Zaman sorunu yaşadığımı, iş, okuma, yazma, yemek, bulaşık, vs. derken güncel konulara ağırlık vermekte zorlaştığımı, ayrıca şu an elimde “Ankara Ayazında Aşk” adlı bir roman çalışmamın olduğunu, Mâhinûr romanım da baskı aşamasında olduğunu ifade etmek isterim. 

İktidarın yayımladığı “Tasarruf Önlemler Paketine” dair Mülkiye Başmüfettişi ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın Başdanışmanı Mahmut Esen’in genelgeye dair son derece hayati önemdeki analize yer vermek istedim. 

Ayrıca bütün anayasal kurumlarda yaşanan çürüme, kurum amirlerinin kurumlarının bütçesini har vurup harman savurması, herhangi bir hesapverebilirlik olmadığı için de kurumları babalarının çiftliği gibi talan etmesinden ötürü de bugün yaşadığımız ağır ekonomi sorunu yaşıyoruz. 

İlaveten Anayasaya fiilen askıya alındığı için de bugün yaşadığımız yargı krizini de yaşıyoruz. 
Anayasa güvencesinin olmadığı hiçbir yerde ne ekonomi, ne refah, ne mutluluk ve ne de hiç şüphesiz ki adalet olmaz.

Adalet; ekonominin de, refahın da ve barışın da teminatıdır.

Sözü uzatmadan Sn. Esen’in analizine geçelim:

“Tasarruf Önlemleri Genelgeleri/Tasarruf Paketinin İncelenmesi…

Özeti:
Kamu idarelerinin kaynaklarını savurganca kullanmaları sonucu toplumda oluşan tepkileri azalmaya yönelik olarak belirli dönemlerde birbirinin aynısı, göstermelik niteliğinde ve bu yüzden uygulanma olanağı sınırlı “tasarruf önlemleri” genelgeleri veya “tasarruf paketleri” yayınlanması yerine işin özüne girilmelidir.

Bu bağlamda ihaleler için ayrılmış olanlar başta olmak üzere kamu kaynaklarının etkili/ekonomik ve verimli kullanılmasına özen gösterilmesi; kamu ihalelerinde açıklık ve rekabetin sağlanması, ihalelerde yolsuzluğu açık alanların kapatılması, böylelikle harcama sırasında değil, harcama öncesinde/kaynağında alınacak önlemler sonucu kendiliğinden oluşacak gerçek, büyük boyutlu tasarruflara odaklanılmasında yarar vardır.

1-Ülkemizde “Tasarruf tedbirleri” konulu geniş kapsamlı genelgelerden ilki sayılabilecek olan 1988/ 5 sayı ile dönemin Başbakanı Turgut Özal’ın imzası ile 24.04.1988 günlü R.G. yayımlanmıştır.

Kamu idarelerinin kaynaklarını en ekonomik şekilde kullanmaları, kamu hizmetlerini hızlı, düzenli ve en iyi bir şekilde yerine getirmeyi amaçlayan bu genelgeyi belirli aralıklar yayınlanmış diğer genelgeler izlemiştir. 

Bu genelgelerden sonuncusu Cumhurbaşkanlığınca 30.06.2021 günlü R.G. de 2021/14 sayı ile yayımlanmıştır.

Önceki genelge maddelerinde yıllardır tekrar edilmiş olan resmi taşıtların kullanılması, haberleşme giderleri vb. konulardan da anlaşılacağı üzere önlemler paketi genel idare kuruluşları için “dilek ve temennilerden” öteye geçememiştir.

Bugün açıklanmış olan “Kamuda Tasarruf Paketi” ile sözü edilen reformların yapılmaması halinde önceki uygulamaların devam edeceği görülmektedir.  

3-Merkezi yönetim bütçelerinde kamu idarelerindeki her harcama yetkilisi (genel müdürlük/birim başkanlıkları) için temsil ve tanıtma ödenekleri ayrılmaktadır. 
Temsil/tören giderleri kamu hizmetlerinin yürütülmesinin ayrılmaz parçası, olmazsa olmazları arasında girmiş, uygulama giderek çok yaygınlaşmıştır.

Örneğin 1. Erdoğan Hükümeti (59. Hükümet) döneminde kabul edilmiş olan 2004 Yılı Merkezi Yönetim Bütçesinde İçişleri Bakanlığında sadece Bakanlık Özel Kalem Müdürlüğü ile (özellikle sınır il/ilçelerdeki) Valilik ve Kaymakamlıklar için temsil ve tanıtma ödeneği ayrılmış iken 2024 yılı bütçesinde Bakanlık Merkezindeki 18 ayrı harcama birimi (için ayrı ayrı) bu amaçla ödenek verilmiştir.

Temsil/tanıtma ödenekleri; makam sahibinin takdiri ile makamın gerektirdiği temsil, ağırlama, tören, tanıtma vb. amaçlarla kolaylıkla harcanabilmektedir. Zira temsil/tanıtma amaçlı mal ve hizmet alımları doğrudan temin usulü ile (idare tarafından davet edilen isteklilerden) yapılabilmektedir.

Makam sahiplerine tanınmış geniş takdir yetkisi savurganlığa açık alan bırakmaktadır.
Toplum olarak içinde bulunduğumuz yoğun ekonomik sıkıntı ortamında “itibardan tasarruf olmaz “anlayışı terk edilmelidir.

Tasarruf önlemleri genelgelerinin içtenlikli/inandırıcı olması bakımından işe kamuda savurganlığın, aşırılığın/ gösterişin sembolü haline gelmiş olan temsil/tanıtma giderlerinden başlanılmasında yarar vardır.

Bu amaçla öncelikle kamu idarelerine 2024 yılında ayrılmış temsil/tören giderlerinde kısıntıya gidilmeli, böylelikle tasarruf yapılması olayı makam sahiplerinin takdirine bırakılmadan kaynağında gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır.

Ayrıca temsil/tanıtma ödenekleri yeniden gözden geçirilmeli, her harcama yetkilisine temsil/tanıtma ödeneği verilmesi şeklindeki uygulama bırakılmalıdır. 

Temsil/tanıtma giderlerinin usul ve esasları yönetmelikle düzenlenmeli, makam sahibine tanınınmış geniş takdir yetkisi daraltılmalıdır.

3- Kamu kaynaklarının büyük bölümü yapım, mal ve hizmet alımlarında kullanılmaktadır.

Örneğin 2023 yılında kamu idarelerince kamu ihaleleri kapsamında toplam 1,612 trilyon TL tutarında alım yapılmıştır.

Bilindiği üzere kamu alımları, kamu ve özel kesimlerin ilişkide bulunduğu en önemli ve riskli bir alandır. Kamu alımları rüşvet ve yolsuzluğun en fazla olduğu alan olarak algılanmaktadır.  

Belirtilen nedenlerle köklü/gerçekçi/rasyonel/sonuç odaklı tasarruf işlemlerine kamu alımlarından başlanılması gerekmektedir.

Bu amaçla kamu ihale ödenekleri daha etkili, ekonomik ve verimli kullanılmalı, yolsuzlukla mücadele edilmeli, ihale iş ve işlemlerdeki yolsuzluğu açık alanlar kaldırılmalıdır.

Bu bağlamda;

-Kamu ihalelerinde saydamlık; rekabet, eşit muamele, güvenirlik, kamuoyu denetimi, ihtiyaçların uygun koşullarda ve zamanında karşılanması sağlanmalı, mevcut engeller kaldırılmalıdır.

-İhalelerde yolsuzluk işlemlerine yol açan durumlardan olan kaynakların kullanılmasında yetkinin tek kişide toplanması, yetkiliye geniş takdir yetkisi tanınması, çıkar sağlanmasını önleyici ve düzeltici araçların düzenlenmemiş olması vb. unsurlara müdahale edilerek yolsuzlukla daha etkili mücadele edilmelidir.

Sözü edilen durumlar ayrı bir yazı/araştırma konusunu oluşturmaktadır.

Bununla birlikte ihalelerde açıklığın ve rekabetin sağlanması ve yolsuzluğa açık kapıların kapatılmasına yönelik yapılması gereken bazı uygulamalar, konuyu somutlaştırma için aşağıya çıkarılmıştır. 

Ankara Büyükşehir Belediyesinin açık teklif/belli istekliler arasında yapılan ihalelerin canlı olarak internetten yayınlanması şeklindeki 5 yıldır başarı ile uygulayageldiği yöntemin tüm kamu idarelerinde uygulanması teşvik edilmelidir.

 Kamu İhale Kanunu’nda başlangıçta 5 olan istisnai alım halleri günümüzde 31’e yükseltilmiş, ihalesiz alımların alanı genişletilmiştir. Kamu alımlarında ihale esas olduğu için istisna durumları daraltılmalıdır.

 Kamuoyunda yolsuzluğa açık alan olarak kanıksanmış olan pazarlıkla ihale veya doğrudan temin yoluyla yapılacak alımlar üzerinde özellikle durulmalıdır. Bu bağlamda EKAP üzerinden yapılması gereken alımlarda Kamu İhale Kurumunca devreye alınmış (e- fiyat alınabilmesi vb.)  tüm yeniliklerden/ gelişmelerden yararlanılması sağlanmalıdır.

 Alınacak mal ve hizmetin niteliğinin ilan içeriklerinde açıklıkla belirtilmesi, üstü kapalı ifadelerden kaçınılması, sisteme ihale dokümanlarının eklenmeden ihaleye çıkılmaması için gereken önlemler alınmalıdır.

 Kamu özel işbirliği modeli kapsamında yapılmış ve hatalı hesaplama sonucu kamuya yük oluşturduğu görülen projeler, proje kapsamında yapılmakta olan ödemeler yeniden gözden geçirilmelidir

 Kamu idarelerinin istisnai hükümlerden yararlanan Devlet Malzeme Ofisinin mal alımlarını da yapmaları, dolaylı olarak İhale Kanunun bay/pas edilmesi önlenmelidir.

Yukarıda özetle belirtilen önlemlerin alınması halinde kamu alımlarında yüksek oranda tasarruf sağlanacağı açıktır.

Alınacak bu önlemler sonucunda kamu alımlarda ek olarak % 3 oranında indirim  sağlanmış olsa bile 2023 yılı alım tutarlarına göre 48,3 milyar TL tasarruf sağlanmış olacaktır. 

(Geçen yıl ek olarak tahsil edilmiş MTV tutarı 40 milyar TL dir.)