Toplumun yaramaz çocuğu sendika

Toplumun yaramaz çocuğu sendika

Çağdaş toplumlar, örgütlü toplumlardır. Örgütsüz kitleler sadece bir kuru kalabalıktır oysa ki belli bir hedefe yönelmiş ve belli amaçlar etrafında örgütlenmiş kitle nitelikli bir gücü ifade eder.

Örgütlenme çeşitli şekillerde olabilir. En bilinen örgütlenme biçimi siyasi partiler olsa da bunun dışında sendikalar, dernekler, vakıflar, kooperatifler, sivil insiyatif ve sivil girişimler vs. şeklinde örgütlenmelere de sık sık rastlarız. Bu örgütlenmelerin bir kısmı baskı, dayanışma ve mücadele  aracı olarak kurulmuşlardır. Bu tür örgütlenmelerin başında da sendikalar gelir. Sendikaları, “ortak menfaatler etrafında birleşen ve bunları gerçekleştirmek için siyasal otoriteler üzerinde etki yapmaya çalışan örgütlenmiş gruplar” olarak tanımlayanlar olsa da Emekliler Türkiye Meclisi (ETM) için bu tanımın eksik kalacağı kanaatindeyiz. Zira fiili ve meşru sendikacılığı savunan ETM aynı zamanda bir dayanışma ağı ve demokrasi okulu olarak da kendisine bir misyon yüklemektedir.

Sendikalar, sadece siyasal iktidar üzerinde baskı kurmak ve ekonomik koşulların daha da insanileştirilmesi için çaba sarf etmez. Bir bütün olarak üyelerinin maddi ve manevi açıdan hayat standartlarını yükseltmek için ne gerekiyorsa gücü oranında onu yapar. Aynı zamanda kendi üyeleri arasında gerek maddi gerekse moral bakımdan dayanışmayı, ortaklaşmayı ve imeceyi yaygınlaştırmak ve bunu ortak bir yaşam biçimi haline getirmek için de çaba sarf eder. Yine sadece bununla da kalmaz, üyelerinin ve üyelerinin bakmakla yükümlü oldukları diğer aile bireylerinin sağlığını ve moral değerlerini korumayı da hedefler. Örneğin ortak sosyal etkinlikler ve eğlenceler düzenlemek, uyuşturucu tacirlerine karşı mücadele etmek, özel ve aile yaşamında doğrudan demokrasiyi . uygulamaları için onları eğitmek  vs. gibi görevleri de ihmal etmemek gerekir.

Emekliler Türkiye Meclisi, meşru ve fiili sendikacılık anlayışıyla siyasal iktidar ya da iktidar bloku üzerinde baskı kurarak emek ve emekliler lehine yeni haklar elde etmek için mücadele ederken elbette ki bunun yanında aynı zamanda bir demokrasi okulu işlevi de görmelidir. Kendi iç işleyişinde doğrudan demokrasi ve doğrudan demokratik katılımı uygulayarak, bizzat üyelerine uygulamalı olarak nasıl bir demokrasiyi ve nasıl bir özgür ve demokratik yaşamı savunduğunu yaşatarak göstermelidir. ETM’nin 19 aylık pratiğine baktığımızda, sınırlı gücü ve kıt imkanlarına rağmen bu yolda yalpalamadan ilerlediğine tanık oluyoruz. Bu oldukça umut verici ve cesaretlendirici bir durum olarak harekete daha da bir ivme kazandırmaktadır. 
Bugün ülkemizde yaklaşık 20 milyon işçinin sadece 2 milyonunun sendikalarda örgütlü olması ve geriye kalan ezici çoğunluğun örgütsüzlüğü tercih etmesi, sadece işverenin ve siyasal iktidarın baskısıyla açıklanamaz. Evet ülkemizde siyasal iktidarın ve işverenlerin sendikal örgütlülüğe şaşı baktığı ve hatta hiç istemediği doğrudur ancak ülkemizdeki sendikal hareketin bu zayıf ve cılızlığından, uygulanan sendikal anlayıştaki ciddi hata ve zaafların da hatırı sayılır düzeyde rolü olduğunu düşünüyoruz.

Bir baskı, dayanışma, demokrasi okulu ve mücadele aracı olarak sendika; toplumun asi ve yaramaz çocuğu olmak zorundadır. Uysal sarı sendikacılığın, üyelerine bir şey kazandırmayıp sürekli kaybettirdiğini her gün yaşayarak tanık oluyoruz. Bu yüzden de sarı sendikacılığı reddediyoruz.

Emekliler Türkiye Meclisi, henüz sendikalaşma yolunda ilerleyen  bir sivil inisiyatif olmakla birlikte daha şimdiden faaliyet gösterdiği alanın en dinamik sendikal hareketi olarak alanın belirleyicisi konumuna gelmiştir.

Hiç şüphesiz ki bir sendikal hareketin veya  sendikanın etkili olması; onun nicel ve nitel gücüne yani üye sayısının büyüklüğü ve bu üyelerin sendikal mücadeleyi ve diğer faaliyetleri sahiplenme düzeyine, sahip olduğu mali kaynaklar ve örgütlenme (organizasyon) gücüne bağlıdır. Emekliler Türkiye Meclisi 16.2 milyon emekliye ve kendi öz gücüne güvenerek ve inanarak yol almaktadır. Mutlaka Başaracağız…

Memnune KARDAŞ



EMEKLİLER KÖŞESİ 22.10.2023 11:41:00 0
Amedspor'dan İlk Hamle: Aytaç Kara ile 2 Yıllık Anlaşma! Yeni sezona iddialı bir kadroyla girmeyi hedefleyen Amedspor, orta sahasını Süper Lig tecrübesiyle güçlendiriyor; ilk transfer hamlesi Aytaç Kara oldu
Diyarbakır’da iş kazası: İnşaat iskelesinden düşen usta yaşamını yitirdi Diyarbakır’ın Çermik ilçesinde bir inşaatta çalışan usta, iskelede çalıştığı sırada dengesini kaybederek düşüp hayatını kaybetti
Diyarbakır’da kadın cinayeti: Bir kadın, kayınpederi tarafından silahla katledildi Diyarbakır, bir kez daha aile içi şiddetin ölümcül yüzüne tanıklık etti: S.N., kayınpederi tarafından silahla öldürüldü.
Diyarbakır kırsalında gizemli ölüm: Bir erkek cesedi bulundu Diyarbakır’ın Ergani ilçesine bağlı kırsal Gisto Mahallesi’nde sabah saatlerinde arazide yürüyen köylüler, sessizliği bozan korkunç bir manzarayla karşılaştı: yerde hareketsiz yatan bir erkek cesedi.
Gündem Yaratan Muhammed Yakut, Tahliye Edildiği Gün Hayatını Kaybetti Deliler Delisi" lakabıyla tanınan Muhammed Yakut’un kalp krizi sonucu hayatını kaybettiği öne sürüldü
Tunç Soyer Gözaltına Alındı: İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne Soruşturma Operasyonu İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik düzenlenen operasyonda, önceki dönem belediye başkanı Tunç Soyer sabah saatlerinde gözaltına alındı.
Diyarbakır'da Aile İçi Silahlı Kavga: Bir Kadın Hayatını Kaybetti Aile içi husumet bir cana mal oldu: Çınar’da silahların konuştuğu kavgada bir kadın hayatını kaybetti.
512 milyon TL’lik vurgun! Diyarbakır merkezli ‘Akbaba Operasyonu’nda dev dolandırıcılık çetesi çökertildi Diyarbakır Emniyeti'nin yürüttüğü 'Akbaba Operasyonu', 14 ilde eş zamanlı baskınlarla sonuçlandı; kripto ağlar üzerinden yürütülen 512 milyon TL’lik dolandırıcılık zinciri kırıldı