Ömrümüz boyunca muktedirlerden yüzlerce, binlerce vaatler dinler dururuz. Bunların bir kısmı yarım yamalak yerine getirilmekte veya unutulmaktadır.
Genelde de seçim zamanları ya da ülke yönetiminde aksamalar ve sıkıntılar olduğu dönemde artmaktadır. Özellikle de seçim dönemlerinde gündeme gelmektedir.
Bizlerin seçtiği, ülke adına, yararımıza, vatanımıza değer, hizmet üretme yerine, zorunlu ihtiyaç duydukların da, seçimler de akıllarına gelmekteyiz.
Emekliler hiçbir dönem bu kadar gayri ciddi, onur kırıcı. Küçük düşürücü bir durum yaşamamıştır. Seçim öncesinde herkes bir yarıştır emekliler üzerinden oy devşirme peşine düşmüştür. Hiçbir yapı birebir emekli oluşumlarıyla oturup sizlerin sorunları nedir, gelin hep beraber bunları gerçekçi, yasal olarak kalıcı temelde çözelim deme yerine bizleri görmezden gelerek bizler adına bol bol vaatlerde bulunmaktadırlar.
Emekliler dilenci, muhtaç, zavallı, biçare değildir. Tam tersi yılların birikimi ve deneyimlerine sahip düne kadar yaşamı ayakta tutan, üreten, eğiten, çalışan aktif bireylerdi. Yaşamdan değil, İşten emekli olunca huzur ve rahatlık içinde kalan ömrünü tamamlaması için prim bedelini peşin ödemiş onurlu, haysiyetli, donanımlı bireylerdir.
Kimseden sadaka istememektedir. Üretimde katkıda bulunurken ülkenin kalkınmasına bedensel ya da düşünsel emek üreten, cinsiyet ayrımı yapılmadan çalışan emekliler milli gelirden birey başına düşen payını istemektedirler. Bedelini peşin yatırdıkları primlerin yöneltilmesi için katkıda bulunan tüm bireyler, bileşenler (İşçi, memur, kamu ve güvenlik çalışanları, esnaf, tarım çalışanı, dul ve yetimler, engelliler, prim ödeyen işverenler) tek çatı altında toplanan kendi kurumlarında söz hakkı , yönetimlerinin kendilerinde olmasını istiyorlar.
Açlık sınırının altında emekli maaşı alan 16.2 milyon civarındaki emekli kitlesi siyasilerin hangi yapıdan olduklarına bakılmaksızın oy deposu, siyasilerin malzemesi olmadıkları bilinmelidir. Emekliler haklarını yerel yönetimlerden, sosyal desteklerden almaya muhtaç bırakılmadan basit bir düzenlemeyle tüm ülkede talepleri anayasal güvence altına alınmalı örgütlenme ve sendikalaşma hakları verilerek birebir bu oluşumlarla istişareler de bulunulmalıdır.
Gerçek hakkını alan emekliler emeklilikten sonra siyasilerin oyuncağı olmaktan kurtulacaklardır. ‘’ Yetmiyorsa çalışsınlar, simit çay satsınlar, tiyatro, sinema, uçak paralarını, yol masraflarını, alacakları gıda ihtiyaçların da indirim yapılacağı, banka promosyonları, bayram ikramiyeleri vb. gibi çocuklarından yardım bekleyen, sığınacak yer arayan durum ve söylemlere de gerek kalmayacaktır. Herkes kendi görevini yapacaktır.
Emeklileri yük, tüketici, fazlalık, yaşayan ölü gibi görme yerine ülkede üretim ağırlıklı tarım ve hayvancılık, teknolojik yatırımlarla, bilimsel eğitimlerle ülke refaha kavuşurken emeklilerin bilgi birikimleriyle, önerileriyle onları da yaşama katarak güçleri oranında katkılarından faydalanılarak özel alanlarda el birliğiyle artı değerler, (tarım da, hayvancılıkta, el sanatların da eğitim de, sağlık,vb. ) üretilerek destekler verilmelidir.
Emeklilerin ve sağlık güvencesi olmayan tüm yaş gruplarının sağlık, engellilik, zorunlu bakıma muhtaç ve barınmayla ilgili tüm sorunlarının doğru ve gerçekçi tespitlerinin yapılarak sosyal devlet anlayışıyla yasal olarak düzenlemelerle ücretsiz hale getirilmelidir. Tüm bu haklar yerel yönetimlerde yasal olarak yerine getirilmelidir. ( Bakım, rehabilitasyon evleri, hobi ve üretim sosyal tesisleri, evde sağlık hizmetleri, ulaşım, eğlence, sinema, tiyatro salonları vb. gibi)
Emekliler gücünün farkına varmış bir araya gelip örgütlenebilmiş olsalardı, ülkemiz bir o kadar daha ileri gitmiş kalkınmış, üretimden, yaşamdan kopmamış, refahtan daha çok pay alır durumda olabilirlerdi. Yaklaşık eşleriyle birlikte 35 milyon kişi, hepside oy kullanan seçmen… Söz sahibi emekliler, yeter ki örgütlü olalım, gücümüze inanalım.
Bilgi, dayanışma, fikir alışverişleri ve üretim birlikteliği toplumları, ülkeleri refaha ve barışa, dostluğa, kardeşliğe, birlikteliğe götürür.
Geçmişini unutan geleceğini kuramaz derken atalarını unutan onları yük olarak görenler zamanla onlar da emekli olacaklardır. Bir ülkenin kalkınmışlık düzeyi emeklisine verdiği değerle ölçülür demiş atalarımız. Aynaya bakma zamanı.
Gelin hep beraber bir araya gelelim, örgütlenelim, el ele son demlerimizi insanca doya doya, ırk, dil, din, inanç temelli, siyasal kutuplaşmalara kapılmadan, ayrışmadan gelecek kuşaklar için tüm birikimlerimizi aktaralım. Hayatı üreterek, eserler bırakarak, örnek olarak yaşayalım ve yaşatalım.
EMEKLİ MECLİSLERİ SENDİKASI Web sayfası :
https://etms.org.tr.
Youtube linki: https://youtube.comJ/@EmekliMeclisleriSendikasi?si=45qwWGpNNTFMivIk.
İlgili linkleri İnceleyebilir iletişime geçebilir, ilinizdeki arkadaşlarla tanışabilirsiniz.
Erol Peçenek- 27-Mart-2024