Eğitim-Sen, görevden alınan ÖSYM Başkanı Halis Akgün hakkında suç duyurusunda bulundu.
Eğitim-Sen, görevden alınan ÖSYM Başkanı Halis Akgün hakkında suç duyurusunda bulundu.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) Kamu Personel Seçme Sınavı’ndaki (KPSS) soruların çalındığı iddialarından sonra görevden alınan Halis Akgün hakkında suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı. Açıklamada, geçmişte de benzer durumların yaşandığı hatırlatılarak, “Geçmişteki skandallar sonrasında ÖSYM’nin teşkilat yapısını değiştiren, her kurumun kontrolünü doğrudan Cumhurbaşkanı’na veren siyasi iktidar, ‘bir daha benzer sorunların yaşanmaması’ için bunların yapıldığı iddiasına yaslanmaktaydı” ifadelerine yer verildi.
‘CUMHURBAŞKANININ SORUMLULUĞUNDADIR’
Geçmişten ders alınmadığı belirtilen açıklamada, “Adaylardan fahiş tutarlarda sınav parası alan bir kurum, ‘güvenilir’ bir sistem yaratmaktan aciz kalmıştır. Şüphesiz ki bu durumun siyasal sorumluluğu tek başına ÖSYM Başkanı’nda değil, onu atayan ve tüm idarenin siyasal sorumluluğunu üstlenen Cumhurbaşkanı’nın da sorumluluğundadır” denildi.
Açıklamada, ÖSYM başkanının görevden alınmasının yetersiz olduğunu ifade edilerek, görevden alınmanın KPSS üzerindeki şaibeleri derinleştirdiği söylendi. Açıklamada, Eğitim-Sen’in soruşturma sürecinin takipçisi olacağı belirtilerek soruşturmaya yönelik talepler şöyle sıralandı:
“*Devlet Denetleme Kurulu’nun konuya dair araştırma yapacağı kamuoyuyla paylaşılmıştır. Ancak DDK Başkanı Yunus Arıncı, 31 Ekim 2016 tarihinden bu yana Borsa İstanbul A.Ş. Yönetim Kurulu üyesi olarak da görev yapmaktadır. Böylesi önemli bir konuda ve böylesi önemli bir kurulda, üzerinde şaibe oluşmaması gereken kişilerin görevlendirilmiş olması gerekmektedir. Bu nedenle Devlet Denetleme Kurulu’nun araştırmasının üzerine gölge düşmemesi için gerekli tüm adımlar atılmalıdır.
*Devlet Denetleme Kurulu’nun iddiaları tüm yönleriyle araştırması ve sürecin telafisi imkânsız sonuçlara yol açmaması için hızlı, şeffaf ve etkili bir soruşturma yürütülmesi gerekmektedir.
*KPSS soru kitapçıklarındaki soruların tamamı yayınlanmalı, başka yayınevlerinin sorularının da kitapçıklarda yer alıp almadığı araştırılmalıdır!
*Söz konusu skandalların bir yönetim aklının sonucu olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle ÖSYM’nin işini gereğiyle yapamamasına neden olan atamalar, yürütülen ihale süreçleri ve yapılan mevzuat değişiklikleri de TBMM’de kurulacak bir araştırma komisyonu tarafından incelenmelidir.
*Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı konuyla ilgili soruşturma başlatmalı, geçmişte olduğu gibi “şifre var ama kopya yok” gibi gerekçeler üretmek yerine, aklımızla dalga geçmeyen, gerçeklerin tüm yönleriyle kamuoyuyla paylaşıldığı adli bir süreç işletmelidir.”