Efrîn’de okullarda yeni eğitim yılı başladı ancak eğitimdeki sorunlar büyüyerek devam ediyor.
Rudaw'da yer alan haberde ; Bölgeden gelen açıklamalar birbirini doğrulamıyor: Bir yanda “Kürtçenin müfredattan çıkarıldığı ve materyal sıkıntısının giderek arttığı” belirtilirken, diğer yanda yetkililer “okulların büyük ölçüde eğitime hazır olduğunu” savunuyor.
Bu çelişkili söylemler, Efrîn’deki eğitim politikalarının yeniden gündeme taşınmasına neden oldu.
İnsan hakları aktivisti İbrahim Şexo, Efrîn’de eğitimin ciddi şekilde aksadığını belirterek, temel ihtiyaçların dahi karşılanamadığını söyledi.
Şexo şu ifadeleri kullandı:
“Yeni dönem başladı ama hâlâ okul kitapları yok. Kalem, defter gibi en basit malzemeler bile eksik. Bu durum, ya yönetimin benimsediği politikanın bir sonucu ya da eğitimi bilinçli şekilde engellemeye dönük.”
Güvenlik sorunlarının da aileleri endişelendirdiğini ifade eden Şexo, bölgedeki öğretmenlerin maaş artışı ve çalışma koşullarının düzeltilmesi için greve çıktığını aktardı.
Şexo’ya göre Kürtçe, geçmişte Arapça ile birlikte temel ders olarak okutulurken, artık müfredattan tamamen çıkarılmış durumda:
“Kürtçe, Fransızca ya da İngilizce gibi ikinci plana itilmiş bir yabancı dil gibi görülüyor. Ne müfredat hazırlandı ne kitaplar dağıtıldı. Kürtçe ders verecek öğretmen kadrosu dahi yok.”
Ayrıca bölgede yaşayanların, güvenlik riski nedeniyle eleştirilerini açıkça dile getirmekten çekindiği belirtiliyor.
Efrîn yönetimine yakın resmi bir kaynak ise iddiaları reddediyor. Kaynağa göre:
Yetkili, malzeme sıkıntısının abartıldığını savunurken, özellikle harita gibi görsel araçlarda eksiklik yaşandığını kabul etti.
Aynı resmi kaynağın aktardığına göre bölgede Suriye Eğitim Bakanlığı’nın resmi müfredatı uygulanıyor. Kürtçe, tüm sınıflarda haftada iki saat olmak üzere ikinci yabancı dil dersleri kapsamında okutuluyor. Türkçe ise seçmeli ders niteliğinde ve mezuniyet süreçlerinde tercih edilebiliyor.
Rûdaw’ın edindiği bilgilere göre:
Ancak veliler ve öğretmenler, Kürtçe eğitimin sınırlandırılması ve genel eğitim kalitesindeki düşüşün geleceği tehdit ettiğini düşünüyor:
“Öğrencilerin ne günahı var?”