Musa Anter Davası'ndaki zamanaşımı kararına tepki gösteren Diyarbakır Barosu, 90’lı yıllardaki cinayetlerin insanlığa karşı suç kapsamına alınması için mücadelelerinin süreceğini belirtti.
Diyarbakır Barosu, Kürt bilgesi gazeteci Musa Anter’in katledilmesi davasının zaman aşımından düşürülmesine yaptığı yazılı açıklama ile tepki gösterdi. Açıklamada, "Kürt Gazeteci Aydın ve Yazar Musa Anter, 20 Eylül 1992'de Kültür ve Sanat Festivali'ne katılmak üzere davet edildiği Diyarbakır'da alıkonularak Seyrantepe Semti 36'ıncı sokakta katledilmiştir. Ankara 6’ncı ACM'de görülen Musa Anter ve JİTEM Ana Davası 21 Eylül 2020'deki duruşmasında zamanaşımı gerekçesiyle düşme kararı verilmiştir. Bu karar başta 90'lı yıllarda işlenen faili meçhul cinayetler olmak üzere Kürtlere karşı işlenen suçlara yönelik sistematik şekilde uygulanan cezasızlık politikasının son örneği olmuştur" denildi.
'MÜCADELEMİZ SÜRECEK'
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: “1990'lı yıllarda yoğun olarak yaşanan faili meçhul cinayetler, ayrımcılığa dayalı ve sistematik olarak sivillere karşı yapılan saldırılar olarak kabul edilmiştir. 'İnsanlığa karşı suçlar' kategorisine kabulü ile zaman aşımından istisna tutulması gerekmektedir. Zamanaşımı engelinin kaldırılması, ağır insan hakları ihlalleri veya insanlığa karşı suç işleyen faillere hesap sorulması önündeki en önemli engellerden birinin ortadan kalkmasının ve mağdurların onarıcı adalete ulaşmak için verdikleri çabalara önemli bir katkı sağlayacaktır. Geçmişte işlenen suçlarla yüzleşmenin kalıcı ve adil bir barışa ulaşmak için en önemli adımlarından bir olduğu gözetilmelidir. 1990'lı yıllardaki ağır insan hakkı ihlalleri ile yüzleşilmesi insanlığa karşı suç tanımı üzerinden yargılamaların yapılması ve katliamların faillerinin yargı önüne çıkarılması adına Diyarbakır Barosu olarak mücadelemiz devam edecektir(MA)