Diyarbakır’daki Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde eğitim gören 20 yaşındaki Hafize Sena Düzgün’ün üniversite kampüsünde ölü bulunmasının ardından kamuoyunu sarsan iddialar gündeme geldi. Genç öğrencinin ölümüyle birlikte, aynı fakültede görev yapan araştırma görevlisi Ahmet Pekaydın'ın adı bazı iddialarla anılmaya başladı.
Ahmet Pekaydın, Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde İslam felsefesi alanında çalışan bir akademisyendir. 2013 yılından itibaren ilahiyat ve felsefe eğitimi alan Pekaydın, özellikle İbn Sînâ üzerine yaptığı akademik çalışmalarıyla tanınmaktadır. Şu anda Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü, İslam Felsefesi Anabilim Dalı’nda araştırma görevlisi olarak görev yapmaktadır.
Pekaydın’ın uzmanlık alanı İslam felsefesi olup, bilgi felsefesi, varlık anlayışı ve İbn Sînâ düşüncesi üzerine yoğunlaşmıştır. Aynı zamanda lisans ve yüksek lisans düzeyinde çeşitli derslerde görev almaktadır.
İkinci sınıf ilahiyat öğrencisi olan Hafize Sena Düzgün, geçtiğimiz günlerde kampüs içerisinde, Onkoloji Hastanesi’nin arka tarafında bir ağaca asılı şekilde ölü bulundu. Olay ilk etapta intihar şüphesiyle kayıtlara geçti; ancak kısa sürede çarpıcı bir iddia kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
Gazeteci Emrullah Erdinç’in sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamaya göre, Düzgün’ün üniversitede görevli bir akademisyenle duygusal bir ilişki yaşadığı, bu ilişkinin sonlanmasının ardından genç kadının psikolojik olarak yıkıma uğradığı ve bu sebeple intihar etmiş olabileceği ileri sürüldü. İddialar arasında, adı geçen akademisyenin Ahmet Pekaydın olabileceği de konuşuluyor.
Ancak şu ana kadar ne Ahmet Pekaydın ne de üniversite yönetimi tarafından bu iddialara dair herhangi bir resmi açıklama yapılmış değil. Diyarbakır Emniyeti ve Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili soruşturmayı sürdürüyor. Öğrencinin ailesi ve yakın çevresi, ölümün arka planında farklı bir neden olup olmadığının aydınlatılmasını istiyor.
Dicle Üniversitesi Rektörlüğü, olayla ilgili henüz kamuoyuna açık bir bilgilendirme yapmadı. Ancak olayın yankıları üniversite yerleşkesiyle sınırlı kalmadı; sosyal medyada “Dicle Üniversitesi yasak aşk skandalı” etiketiyle binlerce paylaşım yapıldı. Pek çok kullanıcı, olayın tüm yönleriyle araştırılmasını, varsa ihmali ya da suçu bulunanların cezalandırılmasını talep ediyor.
Hafize Sena Düzgün’ün ölümüyle ilgili adli süreç devam ederken, kamuoyunun gözü hem soruşturma sonucunda açıklanacak resmi raporda hem de üniversitenin konuyla ilgili yapacağı açıklamada. İddiaların doğruluğu henüz kanıtlanmış değil. Ancak genç bir öğrencinin hayatını kaybetmesi, eğitim ortamlarında etik ve psikolojik güvenliğin yeniden sorgulanmasına neden oldu.
Bu içerik, haber niteliği taşıyan kamuya açık bilgiler temel alınarak hazırlanmış olup, resmi makamların açıklamaları esas alınmadan kesin yargılara varılmamaktadır.