Emekli ve memur maaşlarına yüzde 25 zam yapıldı.Diyarbakır'da mikrofonumuzu uzattığımız emekliler zam oranının çok düşük olduğunu belirterek "Sandıkta hesabını soracağız" dedi.
Emekli ve memur maaşlarına yüzde 25 zam yapıldı.Diyarbakır'da mikrofonumuzu uzattığımız emekliler zam oranının çok düşük olduğunu belirterek "Sandıkta hesabını soracağız" dedi.
Diyarbakır ve Bölgenin Yeni Nesil Dijital Medyası yirmibirtv olarak Diyarbakır'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün açıklamış olduğu zam oranını sorduk.
Emekli ve memurlara yapılan zamlara ilişkin konuşan Emekliler yapılan zam oranının beklentilerin çok altında olduğunu, yapılan zam oranını kabul etmediklerini ve dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş bir mağduriyete sebep olduğunu ifade ettiler.
Birleşik Emekliler Sendikası yürütme üyesi Vahap Günay yapılan zam oranını red ettiklerini ifade ederek "Bizi asgari ücretin altında bırakarak, hiçbir yerde görülmemiş bir mağduriyete sebebiyet verilmiştir" dedi.
Bizi asgari ücretin altında bıraktılar
Öncelikle sizlere tüm emekliler adına teşekkür ediyoruz.Çünkü bizim bu kadar ciddi sorunlarımızın olmuş olduğu bir noktada her basın bu cesareti gösterip bizlerle sohbet etmekten daha uzak duruyorlar.Şimdi biz Birleşik Emekliler Sendikası olarak Türkiye genelinde ilk ve tek yasal zemine oturmuş bir sendikayız. Bu sendikanın Diyarbakır'da yapmış olduğumuz çalışmalarda çok kısa bir sürede olmasına rağmen sendikamız şu anda aktif bir şekilde alabildiğini,.Türkiye'nin hemen hemen her yerinde ve Diyarbakır'da Emeklilerin sorunlarını ortaya koyup bu sorunların çözümüne yönelik ne yapılabilirin hesabını kitabını yapıyoruz.Temel amacımız gerçekten emeklilerin ve emeklilerin genel sorunlarını ortaya koymak ve çözüm önerilerini yöneticilerden talep etmek, istemek.Bugün bir emeklinin öncelikle daha önceden asgari ücretle kıyas yapıyorduk ama bugün gelinen noktada emeklilerin yaklaşık yüzde 80'i yani 14 milyon emeklinin yaklaşık 9 milyonu şu anda asgari ücretin altında maaş almakta. Aynı zamanda emeklilerin dul ve yetimleri bu maaşın yüzde 60'ı, hatta bazıları yüzde 50 almakta. Bu durum emeklilerin dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş mağduriyetine sebep oldu. Biz emekliler olarak verilen bu emekli zamlarını kesinlikle ve kesinlikle reddediyoruz.Bizi asgari ücretin altında bırakıp, bu mağduriyete yol açan iktidara da buradan sizin aracılığınızla sesleniyoruz. Onlar bizi asgari ücretin altında koydular.Biz onları sandığın altına koyacağımızı çok iyi bilsinler. Elimizden ne geliyorsa, emekli, dul, yetimler, mağdur olan insanların hepsi bunlara karşı tepkimizi özellikle seçim döneminde ortaya koyacağız.Biz unutmadık. Unutmayacağımız çocuklarımız da unutmayacak.Düşünün bir ülkede 30 yıl emek vermiş ve bu devlete çalışmış bu halka hizmet etmiş insanların bugün geldiği nokta en çok ezilen sistemin en çok ezdiği yapıya oluşması kabul edilir bir durum değil. Bu nedenle bütün emekliler Birleşik Emekliler çatısı altında birleşmek için dünden beridir alabildiğine çağrılar alıyoruz. Bu çağrılarda mutlaka ama mutlaka Emekliler birlik olmalı.Bu birlikteliğin ardından da kesinlikle bizi bu hale düşürenlerden hesap sorulacağını unutmamalılar.
Seçim zamanı emeklilere bunları reva görenlere hesabını soracaklarını dile getiren Günay "Emekliler boyacılık yapıyor, su satıyor, gömlek satıyor bunlar cok ciddi mağduriyetler " dedi.
Diyarbakır gibi bir yerde emekliler ayakkabı boyacılığı yapıyor
Bugün emeklilerimizin üst düzey yüzde 80'i dediğimin üstünde kalan grubunda asgari ücret sınırlarında aylık aldıklarını çok iyi biliyoruz. Ha kendileri milletvekilleri veya onların yandaşlarının üç aylık, dört aylık, beş aylık aldıkları yerleri de çok iyi biliyoruz. Bunların hesabını en kısa zamanda soracağız önümüzde seçim, bu seçim süresince
biz bunların hesabını kesinlikle soracağız.Bir diğer konu emekliler ve çocuklarıyla birlikte resmen yerin dibine gömüldüler. Onurlarıyla oynanıyor, gururlarıyla oynanıyor. Bakın çıkın Diyarbakır gibi bir yere ayakkabı boyacıları artık emekliler. Yazın su satanlar artık emekliler, gömlek satanlar artık emekliler, sürücü kurslarında çalışanlar artık emekliler. Çünkü bunların çok ciddi bir şekilde mağduriyetleri söz konusu. Ve bu mağduriyetleri giderebilmek için hasbelkader bir şeyler yapmalarının yapmak istediklerinin peşinde. Genel merkez olarak defalarca çağrılarda bulunduk. Bakın Kartal'da daha geçen gün yüzlerce insanın katılmış olduğu bu sorunları talep ettik. Dile getirdik kabul etmedi. En kısa zamanda genel merkezimizin almış olduğu karar doğrultusunda biz bu taleplerimizi dünyanın her yerinde olduğu gibi, Türkiye'nin her yerinde de haykırmaya başlayacağız. Bizim emeklilerimiz Avrupa'dan gelen emeklinin turist bölgelerinde Antalya'da, orada burada bulaşıklarını yıkamak zorunda bırakıldı. Yirmi yıllık iktidar unutmasın, biz onları sandığa nasıl gömeceğimizi hem sizin huzurunuzda, hem tüm Türkiye bunu görecek.
Günay şöyle devam etti :
Biz yasal boyutuyla emeklinin sosyal haklarının yasal zemine oturtturulmasını istiyoruz Yani yüzde yirmi beş bakın çok net söyleyeyim. halen on dört milyon emeklinin ortalama beş milyonu üç buçuk milyonun dahi altında maaş alıyordu Bu arkadaşlarımızı üç buçuğa tamamladıkları zaman insanlar zannetmesinler ki biz bunu bilmiyoruz. Ya da yöneticiler zannetmesinler biz bunu bilmiyoruz. Emeklilerin o üç buçuk dediklerinin altında maaş alan emekli dul ve yetimleri Halen iki bin sekiz yüz, iki bin iki yüz arasında maceran grup. Ve bunların sayısı da beş milyonun üzerinde bir yapı, bir beş milyonun üzerinde bir insan kitlesi var. Şu anda iki bin iki yüzle, iki bin üç yüze maaş alan emekli eşi emekli yetimi, emekli, dul, düşünebiliyor musun? Halen üç bin daima maaş almayacak. Veya diyelim aldığı işte en fazla hesaplarımıza göre dört bin iki yüz elli civarında bir maaş alınıyor Diyarbakır'da bugün en ücra köşedeki bir evin dahi kirası iki, iki buçuk milyondan aşağı değil. Biraz daha kitleye çıkarsanız, üst taraflara çıkarsanız bu kitle nereden bakarsanız bu kitlenin artık oturma şansının olmadığı, yalnız ev kirası bile dört bin, üç bin beş yüz, dört bin Bu adam iki bin iki yüz buna veren vatandaş bakın daha üç gün önce İbrahim Kalın'ın aylığını hep birlikte izledik. Adamlar yirmi iki binden otuz altı otuz yedi bine milyona bir yerden aylık almasına çıkarttılar. Bunu kabul etmek mümkün mü? Zaten insan olan Bir kere bunu bunun yasasını çıkarma veya bunu gündeme getirirken bile utanmaları lazım. Iktidarlar unutmasın, biz unutmadık, unutmayacağız. Bunun hesabını sandıkta kesinlikle soracağız .
Bütün emeklilerin açlık sınırının altında olduğuna vurgu yapan Birleşik Emekliler Sendikası üyesi Sedat Kutlu ise " 30 yıllık öğretmenim, İlk okul mezunu asgari ücretli benden daha fazla alıyor" dedi.
2 okul bitir, 30 yıl çalış ve gel bu maaşı al
Bence yeterli değil Asgari ücretin çok çok altında. Ben otuz yıllık öğretmenim. Aldığım emekli maaşı yedi bin sekiz yüz lira. Zamsız. Şu anda bir ilkokul mezunu asgari ücretli benden daha çok alıyor. Onlar da alsın. Bize de versin bunun dışında ilaç mesela ilacı biz eczaneden aldığımız zaman kendi paramızla alsak daha iyi bir şekildedir. Ve bunu zamanla sendikalaştırma aşamasına geçtiğimiz zaman biz bunun hesabını devletin yani hükümetten soracağız. Ve şu anda bütün emekliler açlık sınırının altındadır Yani devlete otuz yıl çalış. iki tane okul bitir aynı şekilde. Ver gel bu maaşı al. Ve bu maaşı hak etmiyoruz. Reddediyoruz. Ve bunun hesabını da seçim zamanında soracağız
Beklentilerin en azından asgari ücret seviyesinde olduğunu kaydeden sendika üyesi Ali Atman da " Bu zam karşısında Emekli öldü" dedi.
En azından yüzde 50 vermeleri lazımdı.
Şimdi bize bir zam verilmemiş. Bu verilen zam yani ufak bir çocuğun dışarıda yani kahvede çalıştığı bir ücreti alamaz.Şimdi bir kira dört milyon getir bakayım çalış bakayım. Diyor emek yüce bir değerdir. Hani bir değeri? Emeğin bir değeri kalmamış. Kim ki bu sistemin karşısında bu sistem kendilerinde başka kimseye çalışmıyorlar. Kendi yandaşlarını şey yapıyorlar. Üç maaş, dört maaş, beş maaş veriyorlar. Ve geriye zavallı gitsin, ölsün. Ulan yirmi sene, otuz sene çalışıyor sana. Emek veriyor. Bu halka hizmet veriyor. Ona bir yirmi beş veriyorsun. Ya yüzde yirmi beş nedir ya Bir buçuk milyon liraya nedir yani? Zaten ücretin altında kalmıştır. Biz eziyetin ücreti üstündeydik. Çünkü altına girdik. Tamam ben asgari ücretin karşısında değilim. Bak açık diyorum. Herkese desin Belki bizim de onu orada düşürmesin ya. Bizim de asgari üc.Kret maaşına yetişseydi yine yeterdi. O kadar da olmaz yani. Bak bir çalışan işçi kendi evini geçindiremez. Mümkün değil Kiralar dört milyon, beş milyon. Hadi bakalım, evi yok. Zaten o aldığı onun verdiği para sigara parasıdır, sigara parası. Bir arkadaş şimdi üç milyar, dört milyar sigara parası aydan alıyor içiyorahve parası zaten orada kaldı. Vallahi bunlara bak ya. Dediler işte yani bir komik geliyor bu gerçekten yani ha. Buna verdiği para bir şey değil maaş değil yani ya. Millet kendileri de düşünsünler. Fakat az kaldı 3 ay kaldıı. Fazla değil. Martta onları göreceğiz. Gerçekten yani. Sondur yeter. Ya en azından asgari ücret tutarında olsaydı yine idare olurdu yani. Fakat biz asgari ücretlinin üstündeydik, hemen alta düşürüldü.Olmaz o kadar da olmaz yani ya.Yani asgari ücretle aynı olsaydı yine bir şey diyemezdik Onu da yapmadı. Başka en azından en azından yüzde 50 vermeleri lazımdı. Yüzde 25 ya.Bir çocuğun harçlığı o kadar zaten. Şimdi okula giden çocuk harçlığını veriyorsun, ona o kadar veriyorsun Nereye getireceksin? Emekli öldü'' ifadelerini kulandı.